Günümüzde tüketiciler yalnızca lezzetli ve taze ürünler değil; aynı zamanda güvenli, şeffaf ve izlenebilir bir gıda süreci de talep ediyor. Özellikle manav ürünlerinde, sebze ve meyvenin hangi çiftlikte yetiştiğinden, hangi koşullarda taşındığına kadar tüm aşamaların açık olması, tüketici güvenini artıran en önemli faktörlerden biri. İşte HAL Marketler Zinciri, bu ihtiyaca cevap verecek şekilde “Üreticiden Tabağa” izlenebilirlik anlayışını benimseyerek fark yaratıyor.

HAL, yalnızca taze ürün sunmakla kalmaz; ürünün sofranıza gelene kadar geçtiği her adımı kontrol eder. Bu sistemde:

• Üretici seçimi titizlikle yapılır. Yöresel üreticiler desteklenerek yerel kalkınmaya da katkı sağlanır.

• Ürün toplama süreci belirlenen kalite ve hijyen standartlarına göre gerçekleşir.

• Taşıma ve depolama aşamalarında soğuk zincir sistemi aktif şekilde kullanılır.

• Şubelerde sergilenen ürünler, sistemde kayıtlı zaman damgası ve sevkiyat bilgilerinin kontrolünden sonra satışa sunulur.

Bu yapı sayesinde, her ürünün nereden geldiği, ne zaman toplandığı ve hangi koşullarda taşındığı kolayca izlenebilir.

HAL, teknolojiyi aktif kullanarak hem şubelerinde hem de gelecekte planladığı dijital platformlarında QR kod veya barkod sistemiyle izlenebilirliği müşteriye de sunmayı hedefliyor.
Bir domatesin nereden geldiğini, ne zaman yollandığını ve ne kadar sürede raflara ulaştığını anlık olarak görmek, artık mümkün olacak. Bu sistem, özellikle çocuklarına sağlıklı beslenme sunmak isteyen aileler için büyük bir rahatlık sağlıyor.

Sebze ve meyveler, üreticiden çıkıp HAL raflarına gelene kadar soğuk zincir lojistik ile taşınır. Bu sistem sayesinde:

• Besin değerleri korunur.

• Çürük, ezik, lezzetsiz ürün riski minimuma iner.

• Gıda güvenliği maksimum seviyeye çıkar.

Ayrıca HAL, bu sistemi yalnızca büyük şehirlerde değil, tüm şubelerinde uygulayarak standart kalite anlayışını Türkiye geneline yayma hedefindedir.

İzlenebilirlik yalnızca kalite için değil; aynı zamanda güven için de en önemli unsur. Artık “Bu domates hangi çiftlikten geldi?”, “Bu elma taze mi yoksa günlerdir yolda mıydı?” gibi sorulara cevap vermek zor değil. Çünkü HAL, bu soruların yanıtını şeffaf veri ve kayıt sistemiyle sizinle paylaşıyor.

Bugün gıdada izlenebilirlik, lüks değil bir zorunluluk. HAL, bu zorunluluğu bir adım öteye taşıyarak; gıdanın yolculuğunu görünür kılan, tüketiciyle üreticiyi şeffaflıkla buluşturan bir sistem kuruyor.
Bu yaklaşım yalnızca HAL’in değil; aynı zamanda Türkiye’nin gıda sektöründe geleceğe atılan bir adımdır.